Foreks – Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), düşen faiz oranları ve toparlanan reel ücretlerin bu yıl ve gelecek yıl küresel ekonomik büyümede hafif bir toparlanmayı teşvik edeceğini, petrol fiyatlarındaki son düşüşlerin ise enflasyonu kontrol altına almak için son hamleye yardımcı olabileceğini bildirdi.
OECD, önümüzdeki aylarda yüksek faiz oranlarının talep üzerinde ne kadar büyük bir etkiye sahip olacağı konusunda belirsizlikler devam ederken, “karşılaştırıldığında iyi huylu” projeksiyonların gerçekleşmeyebileceği konusunda uyardı ve Orta Doğu’daki çatışmaların tırmanmasının petrol fiyatlarını keskin bir şekilde yükseltebileceğini kaydetti.
OECD, 2024 yılına ilişkin global ekonomik büyüme beklentisini %3,1’den %3,2’ye çıkarırken, gelecek yılın beklentisini %3,2 olarak açıkladı.
Raporda, “ABD, küresel büyümedeki daha iyi performanstan büyük ölçüde sorumlu, ancak İngiltere, Hindistan ve Brezilya da beklenenden daha hızlı büyüyor. Buna karşılık, Almanya ve Japonya hayal kırıklığı yarattı, ilkinin bu yıl durgunluğun eşiğinde kalması ve ikincisinin küçük bir daralma yaşaması tahmin ediliyor.” denildi.
Rapora göre, büyümeye yönelik iyileşen görünüme ve OECD’nin önümüzdeki yılın sonuna kadar merkez bankası hedeflerine düşmesini beklediği enflasyon oranlarına rağmen, tüketici güveni henüz önemli ölçüde toparlanmadı ve bu da büyümeye daha fazla destek sağlayacak.
OECD, ABD ile sınırlı olmayan ekonomik performanstan kaynaklanan kalıcı memnuniyetsizliğin, gıda fiyatlarının pandemi öncesi seviyelerinin çok üzerinde kalmasıyla bağlantılı olabileceğini söyledi.
OECD’nin Baş Ekonomisti Alvaro Pereira, “Ekonominin nasıl algılandığı ile ekonominin nasıl gittiği arasında bir kopukluk var. Süpermarkete giden insanlar için gıda fiyatları ücretlere göre hala daha yüksek.” dedi.
ABD’de 2019 sonu ile bu yılın ikinci çeyreği arasındaki gıda fiyatı ile ücret enflasyonu arasındaki fark yaklaşık dört puandı. Ancak bu fark büyük Avrupa ekonomilerinde çok daha genişti ve Almanya’da 15 puanın üzerindeydi; Güney Afrika’da bu 20 puanın da üzerine çıktı.
Rapora göre, petrol fiyatlarındaki son düşüş, bu memnuniyetsizliğin bir kısmını telafi etmeye ve son aşamalarında görünen enflasyonu dizginlemek için küresel mücadeleyi desteklemeye yardımcı olabilir. OECD, Temmuz ayından bu yana yaşanan %10’luk düşüşün, devam etmesi halinde küresel enflasyon oranından yarım puan düşüreceğini tahmin etti. Ancak bunun olacağının kesin olmadığına da dikkat çekti.
Pereira, “Orta Doğu’daki çatışma tırmanırsa, bunun enerji fiyatlarını etkileyeceği ortada.” dedi.
OECD, tırmanıştan kaçınılması durumunda, petrol fiyatlarındaki daha fazla düşüşün merkez bankası faiz oranlarında şu anda beklediğinden daha hızlı bir düşüşe izin verebileceğini ve petrol üretmeyen ülkelerde büyümeyi artırabileceğini belirtti.
Enflasyon oranlarının daha da düşmesi beklenirken, OECD merkez bankalarının temel faiz oranlarını düşürmeleri gerektiğini, ancak fiyat artışlarının yavaşlamaya devam etmesini sağlamak için “dikkatle değerlendirilen” bir şekilde yapmaları gerektiğini ifadea etti. ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz oranının 2025 sonuna kadar 1,5 puan daha düşmesini beklenirken, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) politika faiz oranının 1,25 puan düşmesi öngörülüyor.
Paris merkezli kuruluş, merkez bankalarının enflasyondaki artışa karşı koymak için 2022 ve 2023’te duyurduğu faiz oranı artışlarının, azalan bir güçle de olsa büyümeyi etkilemeye devam ettiğini kaydetti.
OECD, ABD’nin 2024’teki büyüme tahminini %2,6 olarak sabit bıraktı ve Çin için %4,9’luk projeksiyonunu korudu.
Pereira, Çin hükümetinin dün duyurduğu teşvik önlemleri paketinin, OECD’nin Aralık ayı başında büyüme tahminlerini yayınlamasıyla “hafif” bir yukarı yönlü revizyona yol açabileceğini söyledi.
